Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasında, “Kuzey Atlantik Antlaşması’nın en önemli maddelerinden biri Müttefikler arasında müşterek savunma müessesesini tesis eden beşinci maddedir. 2010 Kasım ayında gerçekleştirilen NATO Lizbon Zirvesinde kabul edilen İttifakın yeni Stratejik Konsepti NATO füze savunma yeteneğinin müşterek savunmanın ayrılmaz bir parçası olduğunu kayıt altına almıştır. Müttefik ülkeler halklarının, topraklarının ve birliklerinin korunmasına yönelik olarak bir NATO füze savunma sistemi geliştirilmesi kararı keza Lizbon Zirvesinde alınmıştır. Tamamen savunma amaçlı olan bu sistemin herhangi bir ülkeye karşı kullanılması hedeflenmemektedir. Bu sistem, İttifakın mevcut imkanları temelinde ve Müttefiklerin katkılarıyla inşa edilecektir ve tamamen savunma amaçlıdır. Ülkemizdeki erken uyarı radarı, NATO füze savunma sisteminin bir unsurunu oluşturacaktır” açıklaması ile ne olduğu anlaşılmayan aksine kafalarda soru işareti yaratan bu açıklamayla birlikte hızla uygulamaya geçilen ‘Füze Kalkanı Projesi’ ne ülkemiz ev sahipliği yapmaktadır.
Proje kapsamında Türkiye deki radarın yanı sıra Romanya ve Polonya’da durdurucu füzeler, İspanya’nın Rota şehrinde ise savunma kapasitesine sahip dört balistik füze bulunuyor. Almanya ise Operasyonun merkezi konumundadır. Malatya’nın Kürecik ilçesinde bulunan füze kalkanı, önümüzdeki 10 yılda Avrupa’nın çeşitli noktalarına yerleştirilecek diğer kara ve deniz radarlarından oluşacak füze savunma sisteminin önemli bir noktasını oluşturmaktadır.
ABD, füze kalkanının İran’dan gelecek tehdide karşı kurulduğunu söylüyor. Kime gelecek tehtit diye sormak geliyor içimden.Tüm NATO ülkeleri bir araya gelerek bizim için bunca zahmete girmişler ancak bu durum Türkiyenin çıkarlarına tamamen ters düşmektedir. İrana karşı bizi değil, İsraili koruyan bir projedir. Füze kalkanının Türkiye’nin korunması ile bir ilgisi yoktur. Kaldı ki Doğu komşumuz İran ile 17 Mayıs 1639 yılında yapılan Kasr-ı Şirin Antlaşmasından beri, uzaktan yakından hiçbir sorunumuz olmamıştır. Kalkan, tamamen İran’ı düşman ülke olarak gören ABD ve İsrail’in çıkarlarının korunmasına yöneliktir.
Büyük ‘müttefikimiz’ Amerika’nın bize dayattığı ve kayıtsız şartsız kabul ettiğimiz bu proje ile ilgili olarak ne yazık ki resmi olarak yeterli bir açıklama yapılmamıştır. Gündem sanal polemiklerle okadar meşgul edilmiştirki dönem hükümetimiz temsilcilerinin katılıp onayladığı bu proje halkımıza anlatılmadan hızla hayata geçirilmiş ve yeni ‘üssümüz’ kurulmuştur. İncirlik den sonra en büyük 2. Üs yeni Ortadoğu şekillenmesinde hiç süphesiz ki önemli rol oynayacaktır. Şimdiden Amerikan askerleri gelip yerleştiği bu üs bir savaş üssüdür. Amerikanın Orta Doğuya açılan yeni gözü olmuştur. Kalkan ise Türkiyenin ta kendisi olmuştur.
559 Okuma
Son Yorumlar